Ahmet TEZCAN
Kocatepe'de ibadet ama nasıl?
9.10.2014
Ben Diyanet İşleri Başkanımızı gerçekten seviyorum, onu kısaca "Yeni Türkiye" olarak değerlendirilen anlayışa ait bir yönetici olarak görüyorum. "Yeni Türkiye" den ne anlıyorsun, derseniz bir parantezle hemen cevap vereyim:
Ben bu tanımlamadan; "algısı ve anlayışı yüksek, kendi kararlarını kendi alabilen, yeni, güçlü, dinamik bir Türkiye" çıkarıyorum.
Kolay değil, 60 sene müstemleke benzeri bir yapıyı kırıp içinden yeni bir Türkiye çıkarmak. Dolayısıyla "Yeni Türkiye" çerçevesine giren yönetici sayısı da öyle pek fazla değil, çoğu "Eski Türkiye" kalıntısı.
Yalnızca bürokratik kademede değil, siyaset başta olmak üzere bu durum her alanda böyle.. Yaşadığımız bütün olumsuzluklar bu "eski" den kurtulamamışların Türkiye'yi arkasından çekiştirmeleri yüzündendir. Bu da Türkiye'nin ilerleme hızını biraz yavaşlatıyor ama durduramıyor.
Önemli olan bu, artık geri götüremiyorlar, ilerlemeyi de durduramıyorlar.
O mukaddes yapının en yüksek yerde, sürünülerek çıkılması gereken bir rakımda olmasını arzu ederim. Hatta bunun sağlanması için çevresindeki otellerin, çarşıların yerin altına, kayaların oyularak arzın merkezine doğru inşa edilmesi gerektiğini hep düşünmüşümdür. Bunun için kutsal beldenin öncelikle "bir anlayış" tan kurtarılıp içinde Türkiye'nin başat rol üslendiği bir konsorsiyum tarafından yönetilmesi gerekir.
Engellilerin önce Kocatepe'de ibadetine imkân vermeliyiz. Kocatepe ile ilgili söylenenler de yalnız bundan ibaret değil. Onun sorunları bir yazıya sığmaz.
Dedim ya Reis'i ben her bakımdan seviyorum, bir yönü hariç, soyadı.. İnsanların isimlerinin kişiliklerini etkilediği söylenir..
İlgililerin de onun o tarafına denk getirip olmadık işler yaptıklarını düşünüyorum..