Ahmet TEZCAN
Özal'ı anarken
18.4.2013
Sıra dışı yönetim tarzıyla onu çok sevmiştik.
Sevmeyenleri de vardı mutlaka.
Bir lideri herkesin sevmesi gibi bir durum ancak Kuzey Kore'de olabilir, Kim'i ülkede kim sevmez mesela? Sevmek için yürek gerek, ama Kuzey Kore'de lideri sevmemek için yürek gerek.
İlk olarak Cuma namazına gideceğini öğrendiğimizde mesela, çok şaşırmıştık. Büyük haber oldu, gazetelerin birinci sayfalarında koca koca yer buldu Özal'ın namazı. Devlet adamları ancak cenaze namazlarında camide görünürlerdi.
İlk duyduğumuzda 'Cuma namazı mı?' diye sorduk kendi kendimize, o da nereden çıktı?
Bu gibi konularda çok eleştirildi Özal, fakat hiç dinlemedi, çünkü O, inanmış bir mü'mindi.
Konuyla ilgili önemli bir ayrıntıyı 'ikinci adam'ından dinledim, burada anlatmadan geçemeyeceğim: Özal, komutanları görevden aldığı günün gecesini Ankara'da geçirmek istemedi. İstanbul'a gitti ve Harbiye Orduevinde kaldı. Orgeneral Recep Ergun'un 1.
Ordu Komutanı olarak görev yaptığı İstanbul, o gece onun için daha güvenliydi belki!.. 18. Dönemde ANAP'tan Kayseri Milletvekili olarak Meclis'e de giren Ergun Paşa'nın ömrü eceliyle sona erdi. Özal'ın ise ölümü halâ tartışılıyor. Türkiye'nin en önemli dönemecinde rol aldılar, ikisine de Allah'tan Rahmet diliyorum.