Ahmet TEZCAN
Ulus tamam ya Kocatepe?!
21.1.2016
Ulus değişiyor, büyük ölçüde değişti bile… Anafartalar Çarşısı ile birlikte devasa devlet yapıları yıkılır, heykelin çevresi boşaltılır, tarihi doku ortaya çıkarılırsa değişim tam anlamıyla gerçekleşmiş olacak.
Çünkü onlarda toplumun omurgasını bu kurumlar oluşturur.
Bizde böyle bir şey yok; toplumun omurgası esnaf ve sanatkârlardır, ahlakî umdeleri de adeta bir derviş hayatı. Köşede asmalı bir mescit, az ileride bir tekke veya dergâh, hepsi bu.
Ben başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Başbakan'ın ve Vakfın da başkanı olması sıfatıyla bilhassa Diyanet İşleri Başkanımız'ın Kocatepe'ye, Başkent'in muhteşem simgesi Kocatepe Camii'ne dikkatlerini çekmek istiyorum. Kocatepe, adına uygun muameleden maalesef bir süredir mahrum kaldı. Ulus gibi Kocatepe'de de acilen bir çevre düzenlemesi elzemdir. Kocatepe Camii nirengi alınarak bunun yapılması hayati önem taşıyor. Bir kere buradaki Düğün Salonu, alttaki kafeler ve tüm müştemilatıyla -saat kulesi dâhil- yeryüzünden kaldırılmalı ve camiye bir nefes aldırılmalıdır.
Araştırılırsa zaten camiyi perdelemek için bu yapıların yapıldığı ortaya çıkacaktır.
Otopark çetesinden kurtulduktan sonra şimdi de Vakfın sorumsuz, özürsüz inşaatlarından cami çevresi yaşanmaz haldedir.
Caminin kadrosu dağıtıldı. 7 yıldır halıları yıkanmayan bir cami düşünülebilir mi?
Aydınlatması, ses düzeni her şeyi bir SORUMLU EL bekliyor Kocatepe'nin.
Caminin önünde camiye nasıl ve nereden girileceği soruluyor düşünebiliyor musunuz? Nedeni alışveriş merkezi öncelikli bir yapı öngörülmüş. Bir trilyona asansör yaptırıp kullandırmadılar yıllarca. Velhasıl yürüyen bantlarıyla kolayca camisine girilebilir, cemaatine oturacak, bir yudum çay içilebileceği mahalleri olan ferah bir düzenleme bekliyor Kocatepe. Valilik ve Büyükşehir Ulus'daki gibi inisiyatif alıp master bir plan çerçevesinde burada da acilen köklü bir çalışma yapmalıdır.
***
Şehri gösteren ve görkemli kılan meydanlardır. Ankara'da meydan yok. Batı'da meydanlar otoriteyi işaret eder, otorite de ya dini bir yapı olarak muhteşem bir mabet veya emsalsiz ihtişamıyla kralın sarayı ile temsil olunur.Çünkü onlarda toplumun omurgasını bu kurumlar oluşturur.
Bizde böyle bir şey yok; toplumun omurgası esnaf ve sanatkârlardır, ahlakî umdeleri de adeta bir derviş hayatı. Köşede asmalı bir mescit, az ileride bir tekke veya dergâh, hepsi bu.
***
Lafı eğdik büktük, bir türlü Kızılay'a gelemedik. Kızılay da Ankara'nın kalbidir ve bir de kocaman Kocatepe'si var.Ben başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Başbakan'ın ve Vakfın da başkanı olması sıfatıyla bilhassa Diyanet İşleri Başkanımız'ın Kocatepe'ye, Başkent'in muhteşem simgesi Kocatepe Camii'ne dikkatlerini çekmek istiyorum. Kocatepe, adına uygun muameleden maalesef bir süredir mahrum kaldı. Ulus gibi Kocatepe'de de acilen bir çevre düzenlemesi elzemdir. Kocatepe Camii nirengi alınarak bunun yapılması hayati önem taşıyor. Bir kere buradaki Düğün Salonu, alttaki kafeler ve tüm müştemilatıyla -saat kulesi dâhil- yeryüzünden kaldırılmalı ve camiye bir nefes aldırılmalıdır.
Araştırılırsa zaten camiyi perdelemek için bu yapıların yapıldığı ortaya çıkacaktır.
***
Sorumlulara "Ne oldu?" diye sormayın bu caminin zaten sorumlusu da kalmadı.Otopark çetesinden kurtulduktan sonra şimdi de Vakfın sorumsuz, özürsüz inşaatlarından cami çevresi yaşanmaz haldedir.
Caminin kadrosu dağıtıldı. 7 yıldır halıları yıkanmayan bir cami düşünülebilir mi?
Aydınlatması, ses düzeni her şeyi bir SORUMLU EL bekliyor Kocatepe'nin.
Caminin önünde camiye nasıl ve nereden girileceği soruluyor düşünebiliyor musunuz? Nedeni alışveriş merkezi öncelikli bir yapı öngörülmüş. Bir trilyona asansör yaptırıp kullandırmadılar yıllarca. Velhasıl yürüyen bantlarıyla kolayca camisine girilebilir, cemaatine oturacak, bir yudum çay içilebileceği mahalleri olan ferah bir düzenleme bekliyor Kocatepe. Valilik ve Büyükşehir Ulus'daki gibi inisiyatif alıp master bir plan çerçevesinde burada da acilen köklü bir çalışma yapmalıdır.
0 yorum:
Yorum Gönder