Ahmet TEZCAN
‘Ti’ sesi artık yok
28.9.2017
Gaziantep Milletvekili Abdulkadir Yüksel'in Meclis'teki cenaze merasiminde bir ilk yaşandı. Boru (ti sesi) çalınmadı ve merasime katılanlar duaya davet edildi. Bu sütunda bizi takip edenler "Tİ SESİ NEYİN NESİ" başlığıyla bu uygulamaya itirazımızı hatırlayacaklardır. Bir değil birkaç yazıyla itirazımı dile getirirken bu sesin neyin nesi, neyin sesi olduğunu da açıklamaya çalışmıştım.
Çünkü alelade bir dernek genel kurulundan Meclis'teki merasimlere kadar Tİ SESİ öyle yerleşmiş ki Milli Marşımızı boru çalmadan dinleyemez olmuştuk. Şoförler derneği genel kurulundan kooperatif kongresine kadar -ne alâka ise- millî marşımızın terennüm edildiği her yerde bilhassa okullarda, önce boruyla uzunca bir Tİ sesi verilir sonra marşa geçilir.
Meclisimiz hiç de MİLLİ OLMAYAN bu geleneği (!) bozdu. Törenlerde boru sesi artık olmayacak. En azından Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki merasim, cenaze için yapılıyorsa katılımcılar duaya davet edilecek.
Kim başlattıysa -Abdulkadir Yüksel'in cenaze merasiminde gördük- bu hal inşallah devam edecek. Herkes de bunu umarım sürdürür, yaygınlaştırır ve Kore savaşında bize bulaşan Tİ SESİ çalma şeklindeki Amerikan âdeti sona erer.
Şimdi gelelim saygı duruşu ve İstiklal Marşı anında memleket semalarında 60 küsur yıldır yankılanan ve necip milletimize büyük bir ihtiramla dinletilen 'boru sesi'nin nereden geldiğine... Ancak bu boru başka boru, biz onu kısaca "Tİ SESİ" olarak biliriz.
Vatandaş olarak öyle alıştırılmışız ki, Tİ sesini duyduğumuz an toparlanıp saygı duruşuna geçiyoruz, "bu boru sesi de neyin nesi" diye hiç sormuyor, hiç düşünmüyoruz.
Şimdi bu mesele, bu Tİ sesi aslında bir Amerikan geleneği ve "ağıt" gibi bir şey..
Bize de Kore Savaşı sırasında bulaşmış. Ölen Amerikan askerleri, cenaze merasimlerinde boru çalınarak memleketlerine uğurlanırken Mehmetçik için de aynı şey uygulanır olmuş.
Çalınan şey de Amerikan İç Savaşı'ndan kalma.. General Daniel Butterfield'ın bestelediği, "İnsanlar Yaşadıkça" filminden alınan bir ezgi. O gün bugün ABD etkisindeki tüm memleketlerde, duygusu yüksek bir durum söz konusu olunca 'ti sesi' verilir olmuş. Söz gelimi Boston'da, Amerikalıları İstiklal Marşımızı söylerken görmek veya Beyaz Saray'da mehteran gibi bir şey?!
Velhasıl saygı duruşumuzdan Tİ SESİ derhal çıkarılmalıdır. Türklerin saygıya durmak için boru sesi duymalarına bence hiç ihtiyaç bulunmamaktadır.
Ankara Valisine, tüm okullara; hatta Başbakanlığın bir genelgesi kâfidir yurt sathında uygulamayı sonlandırmak için. Bu millî bir tavırdır, siyasî değil.
Çünkü alelade bir dernek genel kurulundan Meclis'teki merasimlere kadar Tİ SESİ öyle yerleşmiş ki Milli Marşımızı boru çalmadan dinleyemez olmuştuk. Şoförler derneği genel kurulundan kooperatif kongresine kadar -ne alâka ise- millî marşımızın terennüm edildiği her yerde bilhassa okullarda, önce boruyla uzunca bir Tİ sesi verilir sonra marşa geçilir.
Meclisimiz hiç de MİLLİ OLMAYAN bu geleneği (!) bozdu. Törenlerde boru sesi artık olmayacak. En azından Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki merasim, cenaze için yapılıyorsa katılımcılar duaya davet edilecek.
Kim başlattıysa -Abdulkadir Yüksel'in cenaze merasiminde gördük- bu hal inşallah devam edecek. Herkes de bunu umarım sürdürür, yaygınlaştırır ve Kore savaşında bize bulaşan Tİ SESİ çalma şeklindeki Amerikan âdeti sona erer.
Şimdi gelelim saygı duruşu ve İstiklal Marşı anında memleket semalarında 60 küsur yıldır yankılanan ve necip milletimize büyük bir ihtiramla dinletilen 'boru sesi'nin nereden geldiğine... Ancak bu boru başka boru, biz onu kısaca "Tİ SESİ" olarak biliriz.
Vatandaş olarak öyle alıştırılmışız ki, Tİ sesini duyduğumuz an toparlanıp saygı duruşuna geçiyoruz, "bu boru sesi de neyin nesi" diye hiç sormuyor, hiç düşünmüyoruz.
Şimdi bu mesele, bu Tİ sesi aslında bir Amerikan geleneği ve "ağıt" gibi bir şey..
Bize de Kore Savaşı sırasında bulaşmış. Ölen Amerikan askerleri, cenaze merasimlerinde boru çalınarak memleketlerine uğurlanırken Mehmetçik için de aynı şey uygulanır olmuş.
Çalınan şey de Amerikan İç Savaşı'ndan kalma.. General Daniel Butterfield'ın bestelediği, "İnsanlar Yaşadıkça" filminden alınan bir ezgi. O gün bugün ABD etkisindeki tüm memleketlerde, duygusu yüksek bir durum söz konusu olunca 'ti sesi' verilir olmuş. Söz gelimi Boston'da, Amerikalıları İstiklal Marşımızı söylerken görmek veya Beyaz Saray'da mehteran gibi bir şey?!
Velhasıl saygı duruşumuzdan Tİ SESİ derhal çıkarılmalıdır. Türklerin saygıya durmak için boru sesi duymalarına bence hiç ihtiyaç bulunmamaktadır.
Ankara Valisine, tüm okullara; hatta Başbakanlığın bir genelgesi kâfidir yurt sathında uygulamayı sonlandırmak için. Bu millî bir tavırdır, siyasî değil.
gazete
0 yorum:
Yorum Gönder