Ahmet TEZCAN
Şehirlerin şöhreti
28.3.2013
Vaktiyle Almira Aliyeva'dan okumuştum.. "Hayırlı Sabahlar Bakü" başlıklı yazısında "Rüzgarlar şehridir" diyorduHazar'ın incisi Bakü için.
Hazar'dan esip duran Hezri yelinin bu şehrin sert ruhunu yansıttığını söylüyordu. Rüzgarlar şehri Bakü!.. Dünyada irili ufaklı binlercesi var, kimi tarihe şahit kimi derin tarihin kendisi..
Hiç görmesek de diyor Aliyeva, onların bir çoğu bize eski bir dost gibidir.
Sevgi şehri Paris.. Bütün yolların ona çıktığına inanılan Roma.. Aklın ve fennin ortaya çıkardığı Tokyo.. İhtişamıyla insanı adeta ürküten New York.. Mukaddes inançları bağrında yaşatmaya çalışan Kudüs..
***
İstanbul için de; "Masallar Şehri" demiş Aliyeva.
Tarihin ve coğrafyanın bize armağan ettiği eşsiz İstanbul'umuzun ona "bin bir gece masalı" gibi tesir ettiği muhakkak.
Ne demişti Şair?!
Bangkok'tan Paris'e içinden nehirler geçen çok şehir gördüm..
İçinden deniz geçen bir şehir gördüm..
İstanbul!..
***
Bir şehri sevmeyi, ona bağlanmayı düşünürken, yaşadığımız şehir, Başkentimiz, Ankara'mız canlandı hayalimde birden.
Gerçekten nedir Ankara'yı anlatan, Ankara denince hatırlanan? Kalesi mi, Kulesi mi?! Yoksa bir siluetten bin anlam çıkaran şairleri midir şehirleri şöhret eden, kim bilir?
Bilinen 3200 yıllık tarihiyle Ankara da çok uygarlıklar gördü muhakkak.
Bu binlerce yıllardan süzülüp gelenler bizim zenginliklerimizdir. Ama Türkler de 1071 Mayısında Anadolu'ya gelip kış gelmeden evlerini tamamlayıp iskân olmuş değillerdir. Tarih içinde yüzlerce yıl sürmüştür bu geliş, bölük bölük akın akın, kedisiyle, keçisiyle..
Ankara adını bile taa ata yurdu Asya'dan getirmişlerdir Anadolu'ya..
Hazar'dan esip duran Hezri yelinin bu şehrin sert ruhunu yansıttığını söylüyordu. Rüzgarlar şehri Bakü!.. Dünyada irili ufaklı binlercesi var, kimi tarihe şahit kimi derin tarihin kendisi..
Hiç görmesek de diyor Aliyeva, onların bir çoğu bize eski bir dost gibidir.
Sevgi şehri Paris.. Bütün yolların ona çıktığına inanılan Roma.. Aklın ve fennin ortaya çıkardığı Tokyo.. İhtişamıyla insanı adeta ürküten New York.. Mukaddes inançları bağrında yaşatmaya çalışan Kudüs..
İstanbul için de; "Masallar Şehri" demiş Aliyeva.
Tarihin ve coğrafyanın bize armağan ettiği eşsiz İstanbul'umuzun ona "bin bir gece masalı" gibi tesir ettiği muhakkak.
Ne demişti Şair?!
Bangkok'tan Paris'e içinden nehirler geçen çok şehir gördüm..
İçinden deniz geçen bir şehir gördüm..
İstanbul!..
Bir şehri sevmeyi, ona bağlanmayı düşünürken, yaşadığımız şehir, Başkentimiz, Ankara'mız canlandı hayalimde birden.
Gerçekten nedir Ankara'yı anlatan, Ankara denince hatırlanan? Kalesi mi, Kulesi mi?! Yoksa bir siluetten bin anlam çıkaran şairleri midir şehirleri şöhret eden, kim bilir?
Bilinen 3200 yıllık tarihiyle Ankara da çok uygarlıklar gördü muhakkak.
Bu binlerce yıllardan süzülüp gelenler bizim zenginliklerimizdir. Ama Türkler de 1071 Mayısında Anadolu'ya gelip kış gelmeden evlerini tamamlayıp iskân olmuş değillerdir. Tarih içinde yüzlerce yıl sürmüştür bu geliş, bölük bölük akın akın, kedisiyle, keçisiyle..
Ankara adını bile taa ata yurdu Asya'dan getirmişlerdir Anadolu'ya..